Galiba, Tosyali olarak en zayif tarafimiz bu. Geçmise ve onun tarihi degerlerine sahip çikamamak. Çogu kez düsünmüsümdür:
Su tesadüfen ayakta kalabilmis (5-10) ahsap evin, Safranbolu evlerinden farki ne? Bundan (30-40) sene evvel, bu evlerin sayisi, herhalde yüzün üzerinde idi. Bugün ki sayisi ise (10) u geçmez. Tarihe karsi olan sorumsuz tutumumuz sayesinde, ileride korkarim, bunlari hayal etmek bile mümkün olamayacak. Çünkü, hâfiza-i beser nisyan ile malûldür.
Gâvur evleri dedigimiz, Rumlar'a ait binalarda bile, Türk mimari tarzi hâkim unsurdur. Hâl böyle iken, Rumlari bile etkileyen Türk-Islâm yapilasma tarzinin, bugünün nesillerin etkileyememis olmasini nasil izah edecegiz?
ABDURRAHMANPASA CAMII : Ilçemiz görüntüsü ile bütünlesen bir abide olarak her taraftan rahatlikla seyredilebilen cami, H. 992 M. 1584 yilinda Maras'li Abdurrahman Pasa tarafindan yaptirilmistir. 1917 yilinda onarim gördügü bildirilen camii 1943 yilindaki depremde hasar görmüs, tamirati ve restorasyonu esnasinda revzenlerle kalem isi süslemeleri, sekizgen kaide üzerine oturtulmus ve camiinin kuzeybati kesiminde bulunan çokgen minaresi de yeniden insaa edilmistir.
Topografik konumu açisindan çevreye hakim bir noktada bulunan ve Mimar Sinan döneminin merkezi planli camiileri arasinda yer alan yapinin toplam 2459,15 m2’lik alan üzerinde son cemaat yeri de dahil olmak üzere 732 m2’lik bölümüne insaa edilmis olup, 1500 kisi almaktadir.
Duvarlari, kesme tas ve tugla ile örülmüs, üzeri dört yarim kubbe ve ortasinda bir ana kubbe ile örtülmüstür. Kubbelerde agizlari deliklerle belirlenebilen yerlestirilmis ufak küplerin vasitasi ile akustik ses düzeni tesis edilmistir. Simetrik planlanmadigi anlasilan kuzey köselerindeki küçük kubbelerin benzerleri güney kisminda yoktur. Bes kenarli mihrap önü bölümü yarim kubbe boyunca disari tasirilmistir. Mihrabin sag ve sol tarafindaki pencere kenarlarina kaideler arasina yerlestirilmis, çalisma sistemi olarak çözülemeyen toplam dört adet dönen mermer sütun bulunmaktadir. Bu sütunlarin görevleri, camiinin herhangi bir bölümünde vaki hasar veya göçmenlerin tespitinde terazi vasfiyla sikismakta ve dönme özelligini kaybetmektedirler. Örtü sistemi, ikisi sekizgen ve bagimsiz, ikisi duvara bitisik dört adet fil ayagi olarak da tabir edilen ayakla tasinmaktadir. Bes gözlü son cemaat yerinin kubbeleri, sivri kemerler ve alti mermer sütun üzerine oturtulmustur. Camiye kuzey ve bati cephelerindeki iki kapidan girilir. Mermer mihrap, minber nisi de kapi gibi mukarnas dolguludur. Iri ve çok sayidaki pencerelerle cami içi aydinlatilmistir.
Bu camimiz gibi önemli fakat fazla dikkat çekmeyen bir mimari özellik de güney dogu kisminda ve avlu dolgusunu besleyen ve Belediye Hamamina bakan bir duvari mevcuttur. Bu duvarin özelligi, üzerindeki dolgu zeminine ragmen aksi istikamete egimli, yani disa egimli adeta yerçekimine karsi koyarcasina insaa edilmis ve insaa tarihinden bu yana da herhangi bir kayma veya yikilma söz konusu olmamistir.
ÇESMELER ve SU KAYNAKLARI : Eskiden Tosya'nin içme suyu dört ana kaynaktan gelirdi. Bu kaynaklar kuzeydeki Tosya Dagi'nda bulunan derelerden alinmislardir.
Birinci kaynak Seydo (seyidoglu) Deresinden gelen Seydo suyudur. Ikincisi Tosya Dagi'nin Ekincik yüzündeki Kirse deresinden gelen Kale suyudur. Üçüncüsü; Haci Hüseyin Suyu ve dördüncüsü de Sofu suyudur. Bunlardan Kale suyu 1934 de ölen Menfi Hoca (Haci Ismail Efendi) tarafindan tamir ettirilmistir. Yukarida belirtilen su kaynaklarindan baska birde Seyh Ismail Rumi'nin Seyh deresinden getirdigi ve yaptirdigi hamami ve camiyi besleyen halen kesik durumdaki su vardir. Bu su kaynaklarindan Kale suyu 25.Haci Hüseyin suyu 4. Seyh deresinden gelen su 2 ve Sofu suyu 112 kadar çesmeyi beslemekteydi.
Günümüzde sehrin suyu; Berçin iliman membasindan sanayide 25 lt. Berçin Elmaciktan saniyede 15 lt. Tosya Dagi'ndan saniyede 10 lt., Kale suyu saniyede 2 lt ve Papazönündeki iki ayri su kuyusundan saniyede 50 lt. seklinde gelmektedir.
Tosya'da 150'nin üzerinde çesme vardir. Ancak terkos geldikten sonra bu çesmeler peyder pey kapatilmis, bunlardan çok azi terkos suyuna baglanip akan halde birakilmistir. Çesmelerin disinda 120 kadar da ev küpü bulunmakta idi. Bu küplere çesme sularindan su verilir ve karsiliginda 10 lira yillik ücret alinirdi. Çesmelerin ve küplerin suyunu ayarlayan destimen (su dagitici) eski tabiriyle vezin denilen ölçüyü düzenlerdi.
Dere Çesmesi : Çesme Tosya'nin Dilküsah Mahallesi Zopturoglu sokaktadir. Çesme üzerinde su kitabe vardir "Sahibül Hayrat, El hac Ahmet Bey. Sene 1196 H. (1781 M.) tarafindan yapilmistir."
Halim Baba Çesmesi : Çesme Tosya'nin Ilyasbey Mahallesi'ndedir. Üzerinde su kitabe vardir: "Sahibül hayrat-vel hasenat Karabacak Zade Esseyit el hac-Abdullah Aga Serdengeçtiyan Ruhuna fatiha 1211 H. (1796 M.) yilinda Karabacak Zade Haci Abdullah Aga yaptirmistir."
Ali Osman Aga Çesmesi : Çesme Tosya'nin Harsat Mahallesi Kelleci sokaktadir. Önünde sivri kemer ve muhtelif taslardan yapilmis ayna tasi vardir. Kitabesinde su yazilidir: "Sahip el hayrat vel hasenat Destani Aga'nin zevcesi Serife Hanim'in rizaenlillah sene 1215 H. (1800 M.) yilinda yaptirdigi çesmedir."
Karasu Çesmesi : Çesme Tosya'nin Seyh Mahallesi Çaybasi sokaktadir. Kitabesi söyledir: "Ali Pasa ki Misir, Kahire Valisi Gazi'nin çiragi hassi ibrahim Efendi Ahmet ve Ekrem O Bahr-i atifet çesmeyi yapti lütfetti zülâlikildi icrafi sebilillah olup tamam vere cemete âbi selsebil ve kevserde Diyari Tosya'da bu çesmeden bir su içen adam dedim tarih dilen-yi ayni getirdi. Haci Ibrahim Efendi içmege zemzem."
HAMAMLAR :
Büyük Hamam : Çarsi içerisinde olup Candarogullarindan ibrahim Beyin yaptirdigi rivayet edilmektedir. 1932 yilinda yangin, 1943 depremden zarar görmüs oldugundan tamir edilmistir.
Çifte Hamam : Abdurrahman Pasa Caminin yaninda olup, Mevlana Selahattün adli bir sahis yaptirmistir. 16 nci yüzyilda yapildigi tahmin edilmektedir.
Tekke Hamami : Hocaimat mahallesinde olup, 1637 yilinda ölen Seh Ismail-i Rumi tarafindan moloz tasi ve harçla imal edilmistir, içerisinde tastan bir aslan agzindan su akmakta olup, ayrica seh kurnasi adi verilen bir odasi da mevcuttur.
Küçük Hamam (Vikvik Hamam) : Çarsi içinde olup, kullanilmaya baslanali tahminen 80 yil olmustur. Esas yapilis tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Bir kazi sirasinda açilan kubbe deliginden hamamin varligi tespit edilmis ve etrafi açilarak hizmete açilmistir. Bilahare Vakiflar Genel Müdürlügünce restorasyon yapilmis ancak orijinal hali bozulmustur.
DIGER MIMARI YAPILAR:
1-) Kale : Tosya'da müstahkem bir kale görülmemekle birlikte yer adlarina bu ismin verilmis oldugunu görüyoruz. Belki de be yerler savunma amaçli tabii kale olarak kullanilmistir. Örnegin "Kale yakasi" tabiri geçer. Simdi de prehistorik (prehistorique) dönemden Hitit ve Roma dönemleriyle Türk damgasini tasiyan yapilardan söz edelim.
Gavur Kayasi Kalesi : Bu kale Tosya'nin bir saat güneyinde, Çüsçüs Kislasi mevkiinde, tam Devrez Çayi'nin kenannda tabii ve sarp bir kayadan ibarettir. Devrez Çayi bir kavis çizerek kaleyi dolanmaktadir. Sarp olan ön tarafinda da hiçbir veçhile üzerine çikmak mümkün degildir. Ancak kuzeybatisindan çikilmaktadir. Üzerinde bazi bina temelleri, batisinda bir kaya mezari ile bir tünelden baska birsey yoktur. Kalenin dogusunda ve Devrez'in üzerinde iki köprü ayagi bulunmasi vaktiyle (batiya doguya baglayan Bagdat yolu) yolun buradan yani kalenin dibinden geçtigini göstermektedir.
Emirler Sehri Kalesi : Bu sehir harebesi Tosya'nin üç saat dogusunda Sofular ve Kusçular Köyleri arasindadir. Harabenin etrafi harçsiz surlarla çevrilmis fakat bugün bunlar yikilmis haldedir. XVII. Yüzyil baslarinda Tosya'ya ugrayan Polanyali Simeon'un seyahatnamesinde ileri sürdügü Tosya'nin doguya bakan yüksek tepesinde, Pasanin oturdugu bir kale, sehirde de yolun en güzel kervansarayinin oldugunu belirtmesi, yapilan arastirmalari dogrulamaktadir.
2) Höyükler :
Yüce Tepe : Vaktiyle iskan yeri iken bu gün terk edilen bu küçük höyük Devrez kenarinda, Tosya'nin iki saat güneybatisinda Bayat Köyü'nün Taskaynar mahallesinde bulunmaktadir. Devrez Çayi höyügün kuzey dibinden akmaktadir. Boyu 50, eni 30 ve yüksekligi bilhassa ortada 6 metredir. Harman Tepe : Küçük bir iskan yeri olan burasi, Devrez Çayi boyunda , Tosya'nin iki saat dogusundaki Saz Ovasi'nda bulunan Sofular Köyü arazisi içindedir. Boyu 50, yüksekligi 3 metredir. Buranin 50 metre kadar batisinda boyu 75, eni 50, yüksekligi 5 metre olan bir iskan yeri daha vardir. Bu iskan yerine de Harman Tepe denilmektedir.
1 yorum:
güzel paylaşımlar, selamlar
Yorum Gönder